23.7.09

meraklısına















Kentimle Oynuyorum

Kentiyle oynamayı bırakamayanlar: http://www.mimarlarodasiankara.org/?id=3730

Yalnız sayfada resim yok, yarışmanın şartları var...

Bir Damacana'nın Gizli Günlüğünden

20 temmuz

...Bacaklarımı omuzuna atıp beni merdiven merdiven çıkardı! Ter kokusu genzimi yakıyordu ama aldırmadım... Sırılsıklamdım!

21 temmuz

... Upuzun boruyu dibime kadar soktular! Mmmm... Sabah akşam pompalamaya başladılar! Boşaldım!

22 temmuz

... Benim yerime yenisi geldi. İşim bitti, bir köşeye atıldım diye düşünürken asansör birden durdu! Hızlı ve kendinden emin hareketlerle fermuarını açtı! Bu işi daha önce pek çok damacanayla yaptığı her halinden belliydi...

devamı: http://www.haberturk.com/haber.asp?id=160358&cat=200&dt=2009/07/23

16.7.09

cebinizdeyim

blog yazamıyorum da bir sor bakalım niye yazamıyorum!

bu tip işlerle uğraşıyorum da ondan:http://www.monomundo.com

oyunların anasayfasında videolar var, onları seslendirdim. Çok da eğlendim...

Sabahın beşinde niye ayaktayım peki?

Yaz bekarı olarak uyuyamıyorum karanlıkta yalnız başıma, kafama saçma sapan şeyler takılıyor... 10 defa kalktım yataktan, sonunda vazgeçtim. Yarın ne yapacağım bilmiyorum...

Yazacak çok konu var aslında:

1) Tamir Çantam: ekonomik krize nispet yaparcasına milyarlık çanta düzdüm... Bu arada erkeğin pipisiyle tamir çantasının boyu doğru orantılıdır. "Bana bir tane yıldız tornavida yeter, mühim olan işlevi!" diyenler kendilerini kandırıyor...

2) Temmuz'un 16'sında yağmurlu sabah ne demek?

3) Alin'in tuvalette şairleşmesi... "Kakam yapraktan düşen bir tırtıl gibi düştü... Yok, kozasından çıkan bir kelebek gibi düştü!"

4) Hogwarts motor dolmuş! Sabah akşam yiyişiyor gençler, büyücülük bu değil! Bu arada Malfoyların küçük oğlan da kurtlar vadisi seyrediyor galiba...

10.7.09

Ambarda bir numara yok!

Warehouse 13 Salı gecesi Amerika'da sci-fi kanalında yayına başladı... Sessiz sedasız geldi, daha da sessiz gidecek gibi! Çünkü özgün bir sesi yok...

İndiana Jones'ta görmüştük ilk kez Amerika'nın gizemli eşyaları gözlerden uzak olsun diye sakladığı dev depoyu... Warehouse 13 benzer (arak) bir depo üstüne kurmuş hikayesini... İki Ajan bu depoda olması gereken şeylerin peşine düşüyor.

Ajanlardan erkek olan sevimli... Sezgileri var, "Bunda bir iş var!" dediğinde bir iş çıkıyor hakikaten de... Sevimli bir karakter olmuş gibi... Ya da diğer karakterler çok sevimsiz olduğu için ön plana çıkıyor.

Ablamız patlak göz... Kafası epey karışık bir ambar müdürü var. Çok sıkıcı, Hükümet gibi bir kadın var bir de... İkisi de alışık olduğumuz şablonda tahmin ettiğimiz yere oturuyorlar.

Dizide bütün numaralar var ama ruh yok... Esas oğlan ve esas kız bir an evvel yiyişirse özgün bir hikaye çıkabilir ortaya, yoksa çekilecek nane değil bu çiftin tatlı atışmaları... Hele oambar müdürünün sıradanlığını kaldırmak mümjkün değil.

İlk bölümde hoşuma giden tek bir şey var... Kız çok sıkılıyor Başkan'ın yanında çalışırken saçma sapan işlerle uğraşan gizli bir birime alınmaktan. Torpille eski görevine dönme çabalarını izlerken gülümsedim. Onun dışında yüzlerce kez izlediğimiz hikayeyi ezberlediğimiz sahnelerle çekmenin ötesine gidememişler...

İndirmeyin, izlemeyin...