28.9.08

Heroes Hidayete Erdi

Bir heyecanla oturduk üçüncü sezonun başına... Nerede kaldığımızı falan hatırlatırlar zannediyorduk, yok! Nathan vurulmuştu, unutmuşuz... Ben anında soğudum. Bunlar kendilerini lost zannediyor, dedim! Bürge sakinleştirdi...

O kadar çok olay oluyor ki ilk iki bölümde... Biri bir yere bağlanacak derken bir yenisi başlıyor. Bilgi bombardımanı...

Toparlar umarım...
Dilek ve temennilerim şöyle:

1) Mohinder'in erotik maceralarını izleyeceksek adamı değil, kadını çıplak görmek isterim.
2) Yeni bir hero... Özelliği "yavaş yavaş anlatmak". Şu şöyle olmuştu, bu böyle... O hikaye şurada kalmıştı... gibi bilgileri verip yok olacak!
3) Sevimsiz cheerleader'ı daha az görmek!

Dikkatimi çeken bir nokta Nathan'ın hidayete ermesi oldu. Binbir türlü mutantla karşılaşıp da şaşırmayan herif vurulup iyileşince sarsılıp Allah'ı buldu. Büyük ihtimalle her bölümde dönüp dönüp evrimden bahseden dizi muhafazakar amerikalıları rahatsız ediyordu. Bu dizi adamı dinden çıkarır, diyen kilise eleştirilerine önlem olsun diye düşünmüş olabilirler. Zaten Nathan bana hep muhafazakar kanadın temsilcisi gibi görünmüştü!

"Ulan neden düşünmedik daha önce, tabii ya!"

Lost gelene kadar idare edeceğiz artık...

Bu arada televizyon seyretmek neden hobiler arasında sayılmaz? Herkesin hayatını renklendiren bu kutu neden bu kadar küçümsenir?

Televizyon hastası olmakta utanılacak ne var?

Hiç yorum yok: